Sanat ve Edebiyat Dünyasının Kayıp İsimlerinden Biri
15 Ağustos 2023 tarihinde duyanların üzüntüyle karşıladığı Figen Batur’un vefatı, Türk kültür ve sanat camiasında derin bir iz bıraktı. Uzun yıllar Hürriyet gazetesinde kültür-sanat yazıları kaleme alan Batur, sadece bir yazar olarak değil, aynı zamanda yaşam tarzı ve estetik görüşleriyle de tanınan bir figür haline gelmişti. Onun yazıları, okuyucularına hayatı daha derin bir şekilde anlama fırsatı sunan birer rehber niteliğindeydi.
Sanat ve Tasarım Alanındaki Etkisi
Batur, tasarımdan gastronomiye kadar geniş bir alanda birikimi ve etkisi ile tanınıyordu. Yazılarındaki zarif üslup, onun en belirgin özelliklerinden biriydi. Dört duvar arasındaki sanat anlayışını, yaşam biçimi ve kültürel çevresiyle harmanlayarak okuyucularına aktaran Batur, sanat danışmanlığı yaptığı televizyon dizileri ve sinema filmleri ile de biliniyordu. Ankara’da doğup büyüyen Batur, kentin siyaset odaklı ve donuk atmosferine karşı durarak, sanat ve edebiyatla dolu bir yaşam sürmeyi seçti.
Bir Kültür Merkezinin Kalbi: Ankara’daki Evi
1980’li yıllarda, Batur’un Ankara’daki evi, sanat ve edebiyat çevrelerinin buluşma noktası haline gelmişti. Gazeteciler, sanatçılar ve çeşitli toplumlardan insanlar, bu evin müdavimlerinden biriydi. Bu sosyal çevre, o dönemin kültürel zenginliğini ve canlılığını yansıtan önemli bir müessese olarak kabul ediliyordu.
Figen Batur’un Arkadaşları Ne Dedi?
Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, Figen Batur’un yakın dostlarından biriydi ve onun hakkında, “Çok severdim, güzel bir arkadaşımızdı” diyerek duygularını ifade etti. Ortaylı, Batur’un neşeli, zeki ve her ortama uyum sağlayabilen bir kişi olduğunu belirtti. “O dönemde Ankara’da güzel bir arkadaş çevremiz vardı. Figen, bu çevrenin önemli bir parçasıydı. Hem yaşadıklarını hem de hissettiklerini kaleme alarak, rafine bir yaşam kültürünü temsil ediyordu” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Batur’un uluslararası kültürel ilişkilerde de önemli bir rol oynadığını vurguladı.
İstanbul Günleri ve Kalıcı İzler
1980’lerin sonlarına doğru İstanbul’a taşınan Batur, bu şehirde de entelektüel çevrelerle olan bağlantılarını sürdürdü. Ortaylı, “Çok sık görüşmesek de irtibatımız hiç kopmamıştı. Hayat böyle bir şey işte, bütün güzellikler gelip geçiyor” diyerek, Batur’un yaşamının ne denli değerli olduğunu dile getirdi. Figen Batur’un ardında bıraktığı miras, sadece yazılarıyla değil, sanat ve kültür alanındaki etkisiyle de hatırlanacaktır.